İnsanoğlu
yüzyıllardır hep aynı şeyin peşinde: Evrenin sırlarını ortaya çıkarmak ve
hayatı teknolojiyle kolaylaştırmak… Bugün bilim dünyasının son hali bile birçok
şeye ışık tutmaya yetmiyor. Bunun birçok sebebi olabilir, bunlardan bazıları ya
gerçekten yeterli bilgiye sahip olmamak ya da yeni buluşların yaratacağı
sarsıntıyı insanlığın kaldıramayacağına inanmak ve onu yok etmek olabilir.
Işınlanma Gerçekten Hayatımıza Girerse...
Mesela,
ışınlanmanın bulunduğunu varsayalım… Eminim ki bunu defalarca düşündünüz; ama
ya sonrası? Dünya’da isteyenin istediği yere ışınlanması elbette belli
yasalarla sınırlanacaktır; fakat ya bu suçun işlenme ihtimalinin verebileceği
zararlar? Evet, bunlar gerçekten kulağa sıra dışı ve bir o kadar da korkunç
geliyor. Biz de bugün, dünyanın saklıyor olabileceği gerçeği; yani bir
ışınlanma deneyi olan Gökkuşağı Projesi’ni anlatıyoruz…
Gökkuşağı Projesi'nin Asıl Amacı
Aslında her
şey, Amerika’da yeni bir savaş stratejisi yaratma amacıyla başladı. Asıl amaç,
bir gemiyi manyetik algılayıcı mayınlara karşı görünmez yapmaktı, o sırada
herhangi bir ışınlanma amacı henüz ortada yoktu. Bu düşünceye, Einstein’ın “Birleşik
Alan Kuramı” ilham vermişti. Bu projede Einstein, Tesla ve Neumann’ın da çalıştığı
söyleniyor.
Not: Bu
kuram nesneler arası çekim kuvveti ve elektromanyetizmayla ilgilidir. Evrendeki
4 temel kuvvetin (elektromanyetik kuvvet, kütle çekim kuvveti, güçlü nükleer
kuvvet ve zayıf nükleer kuvvet) aslında bambaşka ve ayrı kuvvetler olmadığını
söyler. Einstein bu büyük çalışmasını tamamlayamamıştır.
Deneyin Hazırlık Süreci
Gökkuşağı
Projesi (Rainbow Project) ve diğer adıyla Philadelphia Deneyi, Amerika’nın
Pensilvanya eyaletinin Philadelphia şehrinin limanında yapıldı. Deney, 1240 ton
ağırlığındaki USS Eldridge adlı bir gemiye içindeki insanlarla uygulandı.
Deneyin uygulanışındaki amaç, çok güçlü bir elektromanyetik bölge oluşturup
gemiye gelen tüm ışığı ve radar sinyallerini kırarak görünmezlik sağlamaktı. Bu
fikrin başarıya ulaşabilmesi için, 75 KVA gücündeki iki dev jeneratör, 3 RF
vericisi ve 3000 adet 6L6 güç artırıcı tüp kullanıldı.
USS Eldridge Gemisinin Kayboluşu
Gemi limana
yakındı ve limandan takip ediliyordu. Ekipmanlar çalıştırılmaya başlanınca hiç
beklenmeyen şeyler olmaya başlandı. Geminin etrafında yeşil bir sis bulutu
oluşmaya başladı ve yavaşça gemiyi sardı. Sonrasında gemi saydamlaşmaya ve
tamamen yok olmaya başladı.
Deneyi yürütenler büyük şaşkınlık ve aynı zamanda
sevinç içindeydiler. Bu olay bilim tarihine geçebilecek ve hatta hayatın
akışını tamamen değiştirebilecek bir deneydi ve olumlu sonuçlanmıştı. Gemi
tamamen yok oldu ve dakikalarca görünmedi, hemen sonrasında yine yeşil bir
sisle tekrar aynı yerde belirdi. İddiaya göre gemiye eş zamanlı olarak 600 km
ötedeki Norkfolk Deniz Üssü’nde rastlandı ve görünmezlik hedeflenirken farkında
olmadan ışınlanma gerçekleştirilmiş oldu.
Olay Tanıklarının Görüşleri
Bu iddianın
ortaya çıkmasında büyük rol alan, gözlem gemisinde görevli denizci Carlos
Miguel Allende idi. Anlattığına göre deney iki defa yapıldı. İlkinde bir sorun
yoktu ve gemiye gidip baktıklarında mürettebattan bazılarının sarhoş gibi
yürüdüğünü, çoğunun da gemiden sarkıp kustuğunu gördüler. Sonra mürettebatı
hemen hazırda bekleyen diğer insanlarla değiştirdiler. Bir iki gün sonra
yeniden deney gerçekleştirildi ve iddiasına göre, gemi bu sefer Norkfolk
açıklarında görülmüş ve ışınlanma gerçekleşmişti. Sonucu ise mürettebat için
çok kötüydü. Bazıları ölmüş halde, bazılarıysa beton ve metallerin arasında
sıkışıp kalmıştı. Sağ kalan çok az sayıdaki yolcular ise deney sırasında uzayda
kısa süreli yolculuk yaptıklarını iddia etti.
Bu
iddialardan ilk bahseden Morris K. Jessup adında bir gökbilimciydi. Allende ile
konuyla ilgili mektuplaşmıştı. Bir süre sonra ise Jessup kendi arabasında ölü
bulundu. Olay üzerine polis, Jessup’un egzoz gazıyla intihar ettiğini ifade
etti. Allende ise konuyla ilgili herhangi bir yorum yapmadı ve olay bu şekilde
kapandı.
Konuyla İlgili Komplo Teorileri
Tabii
konuyla ilgili komplo teorileri bitmiyor. ABD’nin olayı ört bas etmeye
çalıştığı ve bu deneyin sonuçlarını gizlice kendi lehinde kullanmak istediği;
Einstein’ın bu konuyla ilgili yeterli bilgiye ulaştığı ve insanlık için kötü sonuçlar
doğuracağından çalışmalarını yırtıp attığı bu iddialar arasındadır. Deneyin
varlığıyla ilgili hiçbir deneyin olmamasıyla beraber, ABD olayın kayıtlarda
olmayıp gerçekdışı olduğunu belirtmiştir.
Hikayeyle
ilgili, 1984 yılında ve daha sonrasında Philadelphia Deneyi ile ilgili birçok film
çekildi.
Kaynak:
https://tr.0wikipedia.org/index.php?q=aHR0cHM6Ly90ci53aWtpcGVkaWEub3JnL3dpa2kvUGhpbGFkZWxwaGlhX0RlbmV5aQ
Yorumlar
Yorum Gönder